Teknopark İzmir Güney Kampüs Masterplanı

Teknopark ve üniversite kampüslerinin birlikteliğini düşünen bir planlama; etkileşim koridoru ile kampüsün nabzını tutan, mekânsal kurgu.

Teknopark İzmir Güney Kampüs Masterplanı

Ödüllü Proje

2002 yılında kurulan ve 2004 yılında faaliyete geçen Teknopark İzmir, bölgedeki önemli teknoloji geliştirme bölgelerinden biridir. Yürütülen projeler, bünyesindeki şirketler ve önemli cirosu ile ülke ekonomisine değerli bir katkı sunmaktadır. Kent merkezine yaklaşık 50 km, Urla merkezine ise yaklaşık 17 km uzaklıkta bulunan Gülbahçe’de konumlanır. İlk aşamada İYTE Kampüsü içerisinde kendisine yer seçmiştir. Gelecekte, kampüsün güneydoğusunda bulunan alanda faaliyetleri sürdürmesi hedeflenmektedir. Üniversite ve teknopark birlikteliğinin önemi, uzun vadede Teknopark İzmir içerisinde gelişecek yeni oluşumlar ile çevresine değer katma potansiyeline sahip olmasından kaynaklanır. Teknopark İzmir için master plan ölçeğinden yapı ölçeğine uzanan bir aralıkta, hızlı uyarlanabilen ve esnek planlama çalışmaları, düzenlenen davetli proje yarışmasında birincilik ödülüne değer görüldü.

İşveren

Teknopark İzmir

Yer

Urla, İzmir

Alan

67.500 m²

Yıl

2023

Tür

Çalışma, Eğitim, Master Plan ve Kentsel Tasarım

Durum

Yarışma

Tasarım

Fatih Yavuz, Y. Mimar
Emre Şavural, Mimar
Zeynep Eraydın, Y. Şehir Plancısı
Sıla Kutlu, Mimar
Kutay Kaynak, Mimar

Proje Ekibi

Fatma İrem Şanlı, Mimar
Kaan Özdemir, Mimar
Sümeyye Nur Kırımlı, İç Mimar
Büşra Asaroğlu, Mimar
Ceyda Tok, Mimar
Hande Soyal, Mimar
Bünyamin Demirel, Mimar
Ramis Çetin, İç Mimar

Günümüzde koşullar ve ihtiyaçlar hızla değişirken master plan gibi geleceğe yönelik karar verme biçimleri de koşut olarak değişmekte. Teknopark İzmir, zamana ve değişimlere “hızlı uyum gösterebilen”, değişen ihtiyaçlara daha kolay cevap verebilen “esnek tasarım” yaklaşımıyla değişmeyen temel prensipler ile değişebilen koşul ve ihtiyaçları harmanlayan bir yol haritası sonucu ortaya çıktı.

MASTER PLAN YAKLAŞIMI: ÇEVRE DUYARLI, İNSAN ODAKLI

Teknopark İzmir Güney Kampüsü için çevreye duyarlı, insan odaklı ve yaşayan bir kampüs yaklaşımı benimsendi. Bu nedenle alanın mevcut doğal değerleri, jeomorfolojik yapısı ve bitki örtüsü, tasarım yaklaşımını belirlemek üzere öncelikli olarak incelendi. Üniversite ve teknokent kampüslerindeki önemli jeomorfolojik oluşumların başında, alanın tam ortasından geçen vadi yer alır. Alanı ikiye ayıran vadi, kuzeyde İYTE Kampüsü’ne kadar uzanırken, güneyde Tatar Deresi’ne bağlanır. Genelde makilik olan alanda, 177’si zeytin olmak üzere, zeytin ve çam ağırlıklı 240 ağaç tespit edilmiştir. Yaya kullanımını ve yeşil alanları merkeze alan, kampüs yapılarını ise çepere yerleştiren bir mekânsal kurguya ulaşılmıştır.

KENTTEN KAMPÜSE GİRİŞLER

Kampüse araç girişi doğudan, ikinci etap TGB alanı ile kampüsün birleştiği noktadan alınır.  Böylelikle kampüsün ana girişine Çeşme ve İzmir yönünden kolaylıkla erişilirken, alanın üniversiteyle ilişkisi de güçlü biçimde kurulmuş olur. Gelecekte TGB alanının genişlemesi gündeme geldiğinde de bu giriş noktası her iki alana da servis verecektir. Master plana göre, kampüsün çeperi boyunca yer alan taşıt yolu ve otopark alanları, çepere yerleştirilen yapılara erişimi ve servisi karşılar.

Teknokent master planı, birinci etap uygulamalarında ve sonraki etaplarda gündeme gelebilecek çalışmalarda yön gösterici olacaktır.

KAMPÜSÜN “ETKİLEŞİM KORİDORU”

Kampüsün ana girişinde tasarlanan karşılama meydanı, sonrasında kampüsün ana meydanı ile bütünleşir. Kullanımların birbirleriyle etkileşimini arttırmak ve kampüs içinde daha dinamik bir yaşamı desteklemek için yapılar “Etkileşim Koridoru” adı verilen yaya omurgasıyla birbirlerine bağlanır. Ana meydan hem batı hem güney yönünde Etkileşim Koridoru ile bağlanmaktadır. Ana meydanda, kuzey bölümünde yer alan ve kampüse servis vermesi öngörülen ring servislerinin ilk durağı bulunur. Böylelikle ana girişten yaya olarak, taşıt ya da bisikletle kampüse giren kullanıcı, kolaylıkla istenilen noktaya yaya olarak erişebilmektedir.

MAKRO VE MİKRO ÖLÇEKLER

Planlama sürecinin sonunda ortaya çıkması düşünülen mekânsal ve yaşamsal zenginlik, tek bir yapı grubu bile hayata geçse mikro ölçekte karşılık bulacaktır. Yaratılan yeni bağlam ile çeperde etkileşim sağlayacak sosyal mekânlar ortaya çıkar. Yapıların plan kurgusu ise yine aynı yaklaşımla esnek tutulmuştur. Aynı katta farklı büyüklüklerdeki ofislerin bir arada olabilmesi mümkün kılınır. Planlama kararı olarak, mikro yaşam alanları ilk etap yapıldığında bile bağlama oturan, tasarlanmış dış mekanları olan yaşam kurgusuna sahip olacaktır.

GEÇİRGEN VE AVLULU AR-GE YAPILARI

Kampüsün imgesini kuracak ve karşılama meydanını işlevsel olarak destekleyecek idari bina ana girişte yer alır. Ana meydandan Etkileşim Koridoru boyunca batıya doğru ilerledikçe konaklama birimleri ile yayanın etkin kullanımını destekleyecek ticari birimlere ulaşılır. Koridorun dereden sonraki bölümde Ar-Ge yapıları başlar ve çeper boyunca araştırma ve geliştirme odaklı devam eder. Geçirgen bir kurguyla tasarlanan yapılardan ortak yeşil alana geçişler sağlanır. Ar-Ge yapılarında da olması öngörülen kafeterya gibi ortak kullanım alanları hem koridoru hem merkezdeki yeşil odağın aktif kullanımını destekler. Ar-Ge yapılarının kendi içlerinde küçük avlular oluşmuştur. Ortak üretimi ve etkileşimi destekleyecek odaklar olan bu avlular, kampüse kimlik kazandıran önemli mekanlardır.

CEPHELERİN PLASTİK ETKİSİ

Mekânsal sürekliliğinin tamamlayıcısı olarak yapıların kütle plastiği için de bir bütüncül kimlik tasarlanmıştır. Cephelerde dil birliği önemlidir. Planlarda olduğu gibi, yapının baktığı yöne, ilişkide olduğu dış mekân ve işlevlere göre çeşitlenen cephe elemanları tasarımında esneklik önemlidir. Tekrar eden cephe elemanları planlama aşamasında ortaya çıkabilecek yeni ihtiyaçlara göre şekillenebilmektedir. Bu elemanlar iklimsel koşulları da gözetir, baktığı yöne göre mekânsal konforu sağlamak üzere artiküle edilmiştir. Yapıların iç mekânları ve yarı açık ortak alanları ofis cephelerinden farklılaştırılarak dış cepheden okunur hale getirilir. Ritmik cephe elemanlarındaki beyaz renk buralarda yerini blok rengine bırakır. Ayrıca, blok giriş modüllerinin rengi her blokta farklılaştırılarak aidiyet ve yer bilgisi kazandırılmıştır.

GİRİŞ MODULÜ
Her yapının giriş modülü girişe doğru yaya hareketini yönlendiren masif yüzeylerden(GFRC Panel) oluşacak şekilde tasarlanmıştır. Bu yüzeylerde her yapının karkateristik renginde olacak. Blok numaraları ve(ya) isimleri bu paneller üzerine monte edilecek veya uygulanacaktır.

ORTAK ALAN
Yapıların iç mekan ve yarı açık ortak alanlarının cepheden dış cepheden okunur olması amaçlanmıştır. Ofis alanlarında devam eden cephe tipolojisi bu bölgelerde eksilecektir. Ayrıca ritmik cephe elemanlarındaki beyaz renk bu bölgede yerini blok rengine bırakacaktır.