Sadık Doğanay Mezar
1933 yılında Zile’nin Yücepınar köyünde doğan Sadık Doğanay’ın, doğuştan gözleri görmüyordu. Köyde ‘Kör Sadık’ olarak biliniyormuş. Güçlü aşıklık geleneği olan bir ailede dünyaya gelmiş olan Sadık Doğanay, amcası Sefil Edna’dan eğitim almıştır. Başta köydeki öğretmenleri olmak üzere hemen her fırsatta okumuş, insanlarla yan yana gelip sohbet ederek onlardan bir şeyler öğrenmeyi kendine gaye edinmiştir. Yedi yaşında amcasının desteği ile bağlama ve keman çalmaya başlayan Sadık Doğanay; on beş yaşında cemlerde bağlama çalmaya ve deyişler vermeye başlamıştır. Sekiz telli, kısa saplı bağlama çalan Sadık Doğanay, kendisine has geliştirdiği bağlama tekniğinde, tezene vuruşlarını aşağıdan yukarıya yapmıştır.Dönemin şartlarından ötürü birçok eseri başka isimler üzerine kayıtlı olan Sadık Doğanay, eserlerini izinsiz şekilde söyleyen kişilere karşı alçakgönüllü davranarak ‘Söylesinler ama sonunda ismimi de ansınlar.’ demiştir.
Alevilik barışçıl bir yaşam felsefesiyle ilişkilidir. Doğanın ve tanrının iç içe ve özdeş olarak kabul edildiği panteizmi destekler. Bu görüşte doğa tanrının bir parçası kabul edilirken, tanrı da doğanın bir parçasıdır.
Alevilikte ölümden sonra hayatın bitmediği, ölümden sonraki hayatın da yaşamın ve yaşam döngüsünün bir parçası olduğu inancı mevcuttur.
Sadık Doğanay, bağlama çalarak, zakirlik yaparak geçimini sağlamıştır. Müzikle iç içe bir hayat geçirmiştir. Müzik hayat ritmine de yön vermiştir. Aşığın çaldığı bağlama sekiz tellidir.
İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı Kültürel Miras Koruma Müdürlüğü
Zile,Tokat
5 m²
2021
Anma, Kültür
Proje
Emre Şavural
Fatih Yavuz
Bilal Uğur Liman
Güney Gürsu Tonkav
Aynur Uzdu