8 bin yıllık bir geçmişe sahip Larissa’nın tam merkezinde ortaya çıkarılan antik amfitiyatronun çevresinde kentin kültürel zenginliğini yeniden toparlayan, gelecek için bir master plan çalışması başlangıcı önerir.
Çok canlı biçimde yaşayan bir kentin kendi geçmişi ile uzlaşmasını, kendi mirası ile günümüz doğal ve kültürel karmaşıklığını bir arada yaşamasını, yapı adaları, rotalar, yeşil alanlar, tarihi eserler üzerinden kurgular.
Farklı Uygarlıkların Bir Arada Yaşadığı Yer: Larissa
Larissa, kültürel ve arkeolojik miras katmanlarıyla 8 bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Önemli bir çağdaş kültürel altyapı ile canlı bir kent yaşamı aynı zamanda sürmektedir. Farklı uygarlıkların tarihsel izlerini hala takip edebilmenin getirdiği kentsel potansiyel kentin günlük yaşamında eşsiz bir zenginlik oluşturur.
Sorunları ve Potansiyelleri ile Tiyatro A’ ve Çevresi
Bugün görünürdeki sayısız kültürel ve arkeolojik mirasa ve anıta rağmen, Larissa hak ettiği, arzu edilen çok katmanlı mekânsal kaliteye sahip değildir. Geçmişin izlerinin kentin geleceğiyle bütünleşmesine fazlaca önem verilmeden eski kent planı ilkelerinin yerine yeni oluşumlar koyulması nedeniyle, kültürel ve arkeolojik anıtlara görsel ve fiziksel olarak erişimde sorunlar yaşanmaktadır. 1978 yılında tesadüfen izleri bulunan antik Tiyatro A’, kentin tarihi boyunca olduğu gibi bugün de kentin merkezini tanımlamaktadır. Ancak ne Tiyatro A’ ne de diğer önemli miras yapıları tam anlamıyla gündelik hayatın bir parçası değildir.
Larissa için Master Plan Önerisi
Kentin mekânsal niteliğini zedeleyen önceki müdahalelerden kurtarılması ve arındırılması gerekmektedir. Bu sorunlar, bütüncül bir yaklaşım gerektirecek bir master planı gündeme getirir. Kentte tanımlanan kültürel rotaların yoğun kültürel miras unsurları ve dolayısıyla kentin zenginliği aracılığıyla zenginleştirilmesi kritik önemdedir.
NOKTASAL MİMARİ MÜDAHALELER
- Antik Amfitiyatro A: Kentin önemli akslarının merkezinde yer alan amfitiyatro, aynı anda çevresindeki potansiyel açık alanlarla ilişkilendirilerek halkın kullanımına açılır.
- Aks: Ağırlıklı olarak farklı dönemlere ait tarihi kalıntılar olan ve günümüze kadar gelen kentin diğer tarihi eser ve alanları uyarlanabilir projelerle dönüştürülür ve ardından kentin çağdaş gündelik yaşamına yerleştirilir
- 867C – 867A Blok: Kamulaştırılan alanda mevcut ticari doku korunarak, yeni eklenen kamusal işlevler için bir mimari dil önerilir. Önerilen bina, minimalist bir yapısal sistemle oluşturulur ve tarihi kent merkezi için karma kullanımlı olarak tasarlanır. Yapı blokları arasındaki açık alan korunarak, tarihi amfi tiyatroya bakan ve kentsel kullanımı destekleyen açık bir sahne işlevi görecek iki bölüme ayrılır. Tiyatro A’yı yukarıdan görmek için yeni bir amfi tiyatro ve halka açık bir teras önerilir.
- Blok 871: Tiyatronun doğu girişindeki alanın esas giriş olması amaçlanır. Bu nedenle ticari birimler yıkılıp yeni mimari dille yeniden tasarlanır. Kamusal bir alan olarak önerilen merdiven, fuaye alanı ve askeri fırınları tiyatronun doğu girişine bağlar.
- Tarihi Hamam: Osmanlı hamam kompleksinin sokak seviyesinden görünmesini engelleyen ticari yapılar kaldırılarak Hamamın ön cephesi çağdaş kent manzarasının bir parçası haline getirilmiştir.
- Tarihi Askeri Fırınlar – Avlu: Fırınlar tarihi tiyatrodan çıkartılan antik kalıntıların sergilendiği bir müzeye dönüştürüldü.
- Saat Kulesi – Antik tiyatronun kuzey girişi: Tarihi saat kulesi yeniden inşa edilerek Kale tepesinde bir simge olarak konumlandırılır. Saat kulesi daha sonra antik tiyatronun kuzey girişini tanımlayan sütunlu sıra ile birleştirilir.
- Savaş Anıtı: İkinci Dünya Savaşı sonrası kentin kurtuluşunu simgeleyen anıt, var olan tarihi katmanlarla ve yeniden kurulan peyzaj sistemiyle bütünleştirilmiştir.
- Büstler Meydanı: Kale Tepesi’ndeki büstler, kent bilincini artırmak amacıyla aks üzerine iliştirilmiş bir anıt nişine dönüştürülmüştür.
- Meydan: İki tarihi amfi tiyatro arasında neredeyse izole olan ada, halka açık yeşil bir açık alana dönüştürülmüştür. Bu kamusal alanı canlandırmak için nitelikli sivil mimari bellek yapılarının bu açık alan etrafında yeniden işlevlendirilmesi önerilmiştir.
- Bedesten: Osmanlı Bedesteninin duvarları olduğu gibi korunmuş ve duvarları doldurularak tarihi bölgede Larissa’nın çağdaş ihtiyaçlarının karşılanması sağlanmıştır.
- Arkeolojik Meydan: Birbirinden kopuk ve yaşanamayan antik kilise ve hamamın görülebileceği ve daha rahat yaklaşılabileceği bir meydan önerilmiştir. Bu karelerden uzanan ikincil eksen, basamaklara dönüşerek alt kottaki izlere ulaşımı sağlanmıştır.
- Antik Amfitiyatro B: Larissa kentinde ortaya çıkarılan 2. tiyatronun, önerilen kültür ekseni içerisinde antik tiyatro yapısıyla bağlanması önerilmektedir. Yapının çevresinde halka açık bir alan önerilmiş olup bu alan platformlar ve revaklarla tanımlanmış ve tasarlanmıştır.
- Köprü – Bakı Terası: Proje, kentin sürekliliğini, özellikle de nehre doğru olan aksını kesintiye uğratmadan, kentin kilit yeşil alanlarını birbirine bağlayan alternatif bir ulaşım sistemi önerilmiştir.
- Merkez Meydan: Kentin önemli bir yeşil alanını ve ulaşım noktasını oluşturan meydanın kentsel aksları kullanılarak yaya ulaşımı desteklenmiştir.
- Yeşil Meydan: Kentin önemli ulaşım noktasında yer alan iki meydanın, özellikle peyzaj öğeleri ve bilgilendirici kültür panoları kullanılarak kentin kültür eksenine bağlanması önerilmiştir.